COVID-19 pandemisinin tesirlerinin hala sürdüğü bir periyot olan 2020 yılında Netflix Belçika orjinal üretimi Into The Night isimli bir dizi yayınlandı. 2 dönem yayınlanan diziyi hepimiz severek ve biraz da telaşla izledik. Zira dizide anlatılan kıssada Dünyamıza hayat veren Güneş’in bizi öldürme ihtimalinden bahsediliyordu. Into The Night dizisinde anlatılan olay aslında nitekim yaşanan ve bilim insanları tarafından da onaylanan bir durum.

Into The Night dizisinde Güneş’in yaşadığı olay kutup tersinmesi olarak isimlendiriliyor ve yaklaşık 11 yıllık döngüler halinde meydana geliyor. Elbette şu an bu yazıyı okuyabildiğinize nazaran hiçbirimiz ölmedik lakin Güneş’in bizi yok etmesi için kesinlikle bu olayın yaşaması gerekmiyor. Bir milyar yıl içinde olanlar olacak. Gelin Into The Night dizisindeki üzere Güneş nitekim bizi öldürebilir mi, bilim insanları ne diyor tüm ayrıntılarıyla inceleyelim.

Hiç bilmeyenler için, evvel Into The Night dizisinin konusuna bakalım:

2020 üretimi bilim kurgu ve tansiyon çeşidindeki Netflix Belçika yepyeni üretimi Into The Night dizisi Güneş ışınlarında öldürücü tesirler görülmesiyle başlıyor. Bunu fark eden bir NATO askeri bir uçağı kaçırarak devamlı batıya gitmeyi ve böylelikle öldürücü tesirleri geride bırakmayı hedefliyor. Güneş’in tesirleri o kadar berbat ki derisine Güneş ışığı değenler oracıkta ölüyor ve hatta meyveler bile çürüyüveriyor.

Peki Into The Night dizisinde Güneş insanları neden öldürüyor?

Into The Night dizisinin öyküsü ilerledikçe Güneş’te yaşanan olaylar hakkında çok daha fazla ayrıntı öğreniyoruz. Anlatılana nazaran Güneş’te kutup tersinmesi yaşanıyor. Yaşanan bu durum nedeniyle koca yıldızın manyetik alanı değişikliğe uğruyor. Yaşanan bu değişiklik nedeniyle Güneş ışınlarında bulunan radyasyon oranı artıyor ve insanlarda ölümcül bir tesir bırakıyor.

Dizinin ikinci dönemi bir sığınakta geçiyor. Bu sığınak suyun altında bulunuyor zira su, topraktan bile farklı olarak kâfi derinliğe sahip olduğu vakit UV ışını olarak isimlendirilen Güneş ışınlarını ve içinde bulunan radyasyonu emebiliyor. Fakat bir noktada durum bu biçimde atlatılamaz zira Güneş ışınları ile birlikte Dünya’ya gelen radyasyon oranı o kadar artar ki gece vakti bile insanları etkileyecek bir noktaya gelir.

Dizide anlatılan olay aslında gerçek bir temele dayanıyor, fakat haliyle içinde çokça kurgu mevcut.

Yani Into The Night dizisinde anlatılan kıssanın en temeline inmemiz gerekirse evet, gerçek olduğunu söyleyebiliriz lakin tasa etmeyin zira sonuçta bu bir dizi olduğu için içinde bol bol kurgu bulunuyor. Zaten daha evvel buradaki yazımızda anlattığımız üzere Güneş ışığıyla birlikte Dünyamıza gelen UV ışınları içinde belli ölçüde bir radyasyon bulunuyor lakin güneş kremi sürerek, çok fazla Güneş altında kalmayarak ya da gerçek bir biçimde giyinerek bu ziyanlı ışınlardan kurtulabiliyoruz.

Dizide anlatılan olay ise gerçek olmasına rağmen tam olarak anlatıldığı üzere değil. Into The Night öyküsünde anlatılan olay yaklaşık her 11 yılda bir Güneş’te yaşanıyor ve bu durum kutup tersinmesi olarak isimlendiriliyor. Kutup tersinmesi yaşandığı vakit Güneş ismini verdiğimiz koca yıldızın güney ve kuzey kutuplarında bulunan manyetik alanlar zıt tarafta değişiyor. Yani negatif manyetik alan olumluya, müspet manyetik alan ise negatife dönüyor.

NASA’nın mevzu hakkında yaptığı açıklamaya nazaran Güneş kutup tersinmesi yaşandığı vakit bu durum kozmik ışınları etkileyerek süpernova patlamalarına neden oluyor. Yaşanan bu patlamalar direkt olarak uzayda bulunan astronotları, uzay sondalarını ve Uluslarası Uzay İstasyonu’nu etkiliyor. 

Güneş’te yaşanan kutup tersinmesi Dünya atmosferini, hasebiyle bulutlululuğunu ve münasebetiyle iklimini de etkileyebilir. Lakin bu etkileme durumu sırf bir ihtimal. Bu olay en son 2013 yılında yaşandı ve gördüğünüz üzere dizide anlatıldığı üzere ölümcül bir halde etkilenmedik. Yani Into The Night dizindeki bilimsel olgular gerçek olsa bile tesirler kurgudur. Ama bu demek değildir ki Güneş bizi bir gün yok etmeyecek. 

Yeniden temel mevzumuza dönelim: Into The Night dizisinde anlatıldığı üzere Güneş bir gün bizi öldürebilir mi?

Into The Night dizisinde anlatıldığı üzere olmayacak lakin bilim insanlarının bahis hakkında yaptıkları çalışmalara bakacak olursak evet, Güneş bir gün bizi gerçek öldürebilir. Çünkü büyük patlama sonrası esasen sayısız tesadüf zincirinin bir ortaya gelmesi ile Dünyamızda hayat oluştu ve bu süreç devam ediyor. Sürecin tabiatı gereği bir noktada Güneş, Dünya gezegenini olmasa bile içinde yaşayan canlıların sonunu getirecek.

Dünya’da bulunan tüm oksijen, vakit içerisinde Güneş tarafından yakılmış olacak

Çünkü tıpkı bu gezegende yaşayan canlılar üzere Dünya’nın da evrimi devam ediyor. Bu süreç devam ederken jeolojik ve biyolojik değişimler meydana geliyor. Dünyamızdaki hayatın temelinde oksijen var zira oksijen olmadan hiçbir canlı hayatta kalamaz. İşte Güneş bizi bu halde öldürecek zira vakit içinde Dünya’da bulunan tüm oksijen Güneş tarafından yakılmış olacak.

Tohoku Üniversitesi’nde vazifeli Yardımcı Doçent Kazumi Ozaki bir model hazırladı. Hazırlanan model 400 binden fazla kere çalıştırıldı. Ortaya çıkan sonuçlar netti. Güneş; manto, okyanus, atmosfer, kabuk sistemi ortasındaki indirgeme gücünü bozuyor ve oksijensizleşme süratle artıyor. Vakit içinde Dünya yaklaşık 2.5 milyar yıl evvel yaşanan Büyük Oksidasyondan evvelki haline geri dönecek. 

Bahsettiklerimizin hiçbiri, tabii ki o kadar kısa bir vakitte gerçekleşmeyecek

Tohoku Üniversitesi’nde misyonlu Yardımcı Doçent Kazumi Ozaki tarafından hazırlanan ve yüzbinlerce defa tekrar tekrar çalıştırılan modele nazaran Güneş, Dünya’daki oksijeni yakarak adına oksijensizleşme ismini verdiğimiz bir duruma neden oluyor. Tüm sonuçlara nazaran yaklaşık 1 milyar yıl içerisinde Dünya’daki oksijenin tamamı Güneş tarafından yakılmış olacak ve gezegenimiz için de ömür olmayan bomboş bir kaya modülüne dönüşecek.

1 milyar yıla artık kim öle kim kala diyorsanız maalesef daha makûs bir haber var, oluşturulan model ile birebir vakitte Dünya’da salınan metan gazı oranı da incelendi. Güneş’in doğal bir süreç içerisinde gezegenimize verdiğinden çok fakat çok daha büyük bir ziyanı biz beşerler olarak veriyoruz. Yaşanan iklim değişikliği nedeniyle Güneş’e gerek kalmadan Dünyamızın sonunu biz kendi ellerimizle getireceğiz.

UV ışınları ile gelen radyasyonun ölümcül bir noktaya ulaştığı Into The Night dizisindeki üzere Güneş bizi nitekim öldürebilir mi sorusunu yanıtlayarak bilim insanlarının çalışmalarından bahsettik. Bahis hakkındaki fikirlerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.